Ana içeriğe atla

Kayıtlar

2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Kadın

"Kadın insandır, erkek ise insan oğludur. " Kadın annedir, kardeştir,eştir, evlattır, kadın fiziki olarak olmasa da manevi olarak güçtür. Vicdan, fedakarlık, duygudur.Kadın şofördür, mühendistir, aşçıdır,kuafördür.Bu kadar değeri bir arada toplayan bir canlının şiddet görmesi, çalıştırılmaması, ikinci plana atılıp hor görülmesi, aşağılanması insanlığa en büyük darbedir. Cahilliktir. Kadın başlı başına tüm vasıfları üzerinde barındıran kocaman bir dünyadır. O koca dünyanın hakkettiği değeri bulabilmesi ümidiyle.

Aşk

Ve diyeceğim ki; Aşk güzel şey.. vaktinde ve doğru insanla geldiği sürece. Benzer duyguların, düşüncelerin, değerlerin, fiziksel özelliklerin olduğu bireyler de yaşanır .Belki de  en çok benzer özelliklerin olduğu kişilere aşık oluyor insanlar.Hep mükemmeleri ister insanlar, hem de kaybetmemek.Bence şartı şurtu yoktur aşkın kuralları vs vs. Parmak izi gibidir aşk. O kadar tutkulu, o kadar original.  Güzel şey özünde sevmek.Sevelim,sevilelim.

Hayat

"Güzelliği görme yeteneğini kaybetmeyenler, asla yaşlanmazlar." İnsan hayatı bu kadar basit olmamalı. Birbirini takip eden hayatlar, alışagelmiş alışkanlıklar dışına çıkmak gerekir. Bir günü diğer günden ayıran bir şey yoksa yanarım ben öyle güne.Hele bir de yok mu şu el ne derler .Kendimize lütuf edilen şu hayatı bir başkası adına yaşamaya ne demeli? Haydi ilk adımı birlikte atalım. Ne mi gerekir? Kişi öncelikle hayata bakışaçısını değiştirerek ilk adımı atmalı.İçimizdeki çocuğa yapamazlık yapmasına izin vermeliyiz mesela. Her gün o kahvaltı masasına o çilek reçeli konulmasın mesela. Bir hafta da veryansın ev süpürülmesin, o ütüler raflara kaldırılsın, akşam yemeği düşünülmesin hayattaki en büyük dertlerimiz ütüsüz giyilen  gömlek, sonra sofraya gelmeyen yemek olsun.

İyilik

                                   "İyilikten Güzellik Doğar" Nedir iyilik? Birine yardım etmek mi? Yoksa bir gülümseme, tebessüm mü? Büyük beklentiler barındırmamak gerekir" iyilik yapmak" cümlesi temelinde.İyilik ufacık ayrıntılar barındırır bünyesinde. izce de çok kolay değil mi iyilik yapmak? Gülümsemek mesela bence  iyiliklerin en babası. Bulaşıcı her şeyden önce tebessüm etmeyi unutmayan insanlar olsun hayatımızda. İkinci bir aşama hissetmek! Hissetmeden de olmaz tabiiki. Ayşe' ye Fatma'ya 'Ali' ye, Veli'ye iyilik yaptığında ne kadar mutlu oluyoruz neler hissediyoruz değil mi? İyiliğin zorla olmayacağı inancındayım ben de. İyilik içten gelir, miş gibi yapılmaz. Tabii Bu demek değil ki her şeye evet demek. İnsan  kendinden taviz vermemelidir. Hayır demek istediğimiz bir şey de evet diyerek ne kadar mutlu olabiliriz ki. Bir gün değil hayatta olduğumuz her gün iyilik y...

Bakışaçısı

           "Easy to move. Hard to catch"                        Kolay hareket eder, zor yakalanır.  Yürüteçte bıyığını takıp takibe başlayan bebek mi diler siniz? Süpürenin akıl ermez hızını yetişemeyen ama alarma geçmekten de geri kalmayan sevimli bebek mi diler siniz? Yoksa polis rolünü üstlenen bebek mi?  Ya da azılı düşman süpersonik elektrik süpürgesi mi? Son dönemlerde izlediğim en ilgiyi ayakta tutan reklam filmlerinden biriydi birileri farklı düşünüyor dedirtebildi. Bir eşyanın  nitelikleri, becerisi ancak bu kadar farklı açıdan bakılarak ele alınabilirdi. Takdire şahayen doğrusu. Helal Samsung, helal sevimli bebek😂💣🔥💪
HAYAL EDİNCE... "Dünyanın gördüğü her büyük başarı, önce bir hayaldi. En büyük çınar bir tohumda, en büyük kuş bir yumurtada gizliydi".  (Allen) Uzun uzuna değinen hayaller kurarız. Gerçekleşeceğine öyle inanırız ki hayatımız olur,umudumuz olur. Çok emek verirsek bir bakmışız bir gün gerçeğimiz olur. Paslanmış,kokusu gitmiş,bayatlamış, rafa kaldırılmış hayallere ne hacet. Yeni yollara varış en güzel bekleyişlerden,vazgeçilmeyen umutlardan oluşur. Umut etmek, ümit etmek hele bir de hayal etmek varsa işin içinde yeme de yanında yat misali olur. Unutmamak gerekir ki : Güzel şeyler " hayal edince"  olur.

UMUT

"EN KARANLIK GECE BİLE SONA ERER VE GÜNEŞ TEKRAR DOĞAR" Ne güzel demiş değil mi  Victor Hugo ? Sahi neyin telaşesine kapıldık? Nelere öncelik verdik? Neler için nelerden vazgeçtik? Duyguların en enidir umut. En safı ,en temizi,en güzeli,en zengini,en tatlısı. İnsanı  hastalığın kollarından alan da umut, büyüğü çocuk eden de, fakiri zengin eden de, güçsüzü güçlü eden de.  Art niyet barındırmaz umut. Sol yanıma yazdım seni pikacHU.  Tıpkı Aziz Nesin'in söylediği gibi " Bizim kalbimiz hep kırıktır çocuk ama yine de eksik etmeyiz sol cebimizden umudu". Yarınlarınız UMUT dolu olması dileğiyle.

Kadın

"İNSAN ONURUNU ZEDELEYİCİ HER SÖZ DE ŞİDDETTİR!'' Şiddetin hiç bir türünün kabul edilebilir bir yanı yoktur ve şiddete maruz kalan insanlar yoğun mutsuzluk yaşarlar. Nedendir ki   çoğunlukla  kadınlar ve çocuklar şiddetten nasibini almaktadır. Bu utancın ana sebebi kadın ve çocukların erkek bedenine nazaran daha güçsüz ve savunmasız olmasıdır. Erkeklerden güç olarak daha zayıf olan kadınlar ve çocuklar, dünyanın hiçbir yerinde şiddete maruz kalmamalıdır, Şiddet gören birey öncelerinde  psikolojik çöküntüler yaşayıp içe yönelmeye başlayıp  zamanla daha da derinleşmeye başlar kapanışları toplumda aktif  varlık gösterememeye başlarlar. İleri ki yaşlarında  sorun çözmede araç olarak şiddeti yönelme de meyilli bireyler olurlar. Önüne bir türlü geçilemeyen lanet olası duruma artık bir dur deme vakti gelmeli  daha fazla bireyin canı yanmadan  daha fazla önlem alınmalı ve bu duruma bir çözüm getirilmelidir. İzlerken bir coştum ...

Özgüven

ÖZGÜVEN Özgüven,beni beğenecekler diyebilmekten ziyade, beğenmeseler de sorun değil, diyebilmektir. Özgüven ayağa kalkmaktır.  Küçük yaştan itibaren oluşan ,ebeveyn tarafından desteklenen ve sevgiyle beslenen  bireyin ileri ki dönemindeki yaşamında üstlenecek tıpkı ayna görevindedir. Özgüven  8 ayında  ebeveyn kontrolünde bebeğe yemek izninin verilmesi,on aylıkken arkadan destekle yürümesine verilen izin, beş yaşında ele para sıkıştırılıp bakkala gönderilmesi,on yedisinde toplum içinde kendini rahat ifade edebilme,fikrini açıksa söyleyebilme, görüşünü rahatça aktarabilen birey demektir. Ve bir ömür sen istersen yapabilirsindir.  O halde özgüven "AYAĞA KALKMAKTIR".

Önyargı

                         Unutmayalım, Onların, bunların, şunların her zaman konuşmak için çeşitli gerekçeleri olacaktır. Düşünmeden yapıştırdıkları benzetmeler, hadlerini aşan konulara yaptıkları gereksiz yorumlar, bilmedikleri hayatlara burnunu sokmalar, masanın bir ucundaki kadının diğer ucundaki erkekle garanti bir ilişkisi olduğu gibi. Eğer bir erkek ezan vakti camiinin önünden geçiyorda camiiye girmiyorsa dinsiz damgası yediği gibi. Kendisine güldüğü iddiasıyla işitme engelli gencin ulu orta dövülmesi gibi. Mini şort giyen kadının tacizi hakketmesi, Adamlığa kılıfın küpe takmamayla biçimlendirildiği gibi. Aldığı müjdeli bir habere ağız dolusu gülen gence faişe damgası yapıştırıldığı gibi. Mutlu mu, mutsuz mu olacağımızı bilinçaltı kalıplarımız yönetirken neyin mutsuzluğunu yaşıyoruz? Kanımca; Yargılamadan önce olaylara hakim olmayı, Kırıp dökmeden önce hissetmeyi, Konuşmadan önce düşünmeyi unuttuğumuzdan be...